“Düşünmeden öğrenmek, zamanı kaybetmektir” (KONFÜÇYÜS)

Bir okurum, verimli ders çalışma ilkeleri ile ilgili ipuçları istemiş. Verimli ders çalışma ve etkili öğrenme konusuna bütünsel bir tarzda yaklaşmak gerekir. İnsan fizyolojik, sosyal ve psikolojik bir bütündür. Ve bu bütünü oluşturan faktörleri tek tek irdelemek çok önemli. Örneğin B vitamini eksik olan bir öğrenciden kalıcı bir öğrenme bekleyemezsiniz.

Öğrenmeyi etkileyen pek çok faktör var. Bunlar; bireyden kaynaklanan faktörler, öğrenme konusu ile ilgili faktörler ve öğrenme yöntemi ile ilgili faktörlerdir. Bu yazımda öğrenmeyi etkileyen bireysel faktörlere kısaca değinmek istedim. Bireysel faktörleri de alt başlıklara ayırmak mümkün. (Yaş, zeka, kaygı düzeyi, motivasyon, fizyolojik ve psikolojik durum)

Biz beyinsel gelişimin (fizyolojik durumun) öğrenme üzerindeki etkisiyle başlayalım. İnsan beyni, bilim insanlarının hala sırlarını çözemediği, en sıra dışı ve sırlarla dolu organ. Yaklaşık 1.400 gram ağırlığı olan beynimizin yüzde 80’i su ve milyonlarca nörondan oluşmuş, uçsuz bucaksız bir hafızaya sahip, 3 milyon saatlik bir filmi depolayabiliyor. Ayrıca yorulmak nedir bilmiyor. Yeni bir şeyler öğrenmeye çalışırken beynimiz yorulmuyor, uzun süre masa başında oturmaktan boynumuz, belimiz, kolumuz ve gözlerimiz yoruluyor, beynimizde yorulmaya neden olacak kas ya da kemik yok. Zekanın 2/3’ü doğuştan gelmiş olsa da, 1/3 sonradan kazanılıyor ve geliştirilebiliyor.

Beynimize iyi bakmalıyız, beyindeki hücreler yenilenmiyor maalesef, ölen hücrelerin yerine yenileri gelmiyor. Sağlıklı bir beyin anne karnından başlıyor ve ömür boyu devam ediyor. Uyku düzeni, tüketilen gıdalar, gün içindeki etkinlikler, spor hatta küçük bir gülümseme bile beyin için çok önemli.

SABAH KAHVALTINI KİMSEYE VERME, ÖĞLE YEMEĞİNİ DOSTLARINLA PAYLAŞ, AKŞAM YEMEĞİNİ DÜŞMANINA VER. (Çin Atasözü)

Beyin gelişimi ile sağlıklı beslenme arasında sıkı bir ilişki var. Bunun önemini bilen doktorlar, anne adaylarının özellikle folikasit içeriği yüksek olacak şekilde beslenmeleri gerektiğini söylüyorlar. Üniversite sınavına hazırlanan pek çok öğrencim, sabah kahvaltı yapmadan okula geliyorlar, ilk teneffüs okul kantininde simit, poğaça sırası, uzun kuyruklar oluşturuyor. Sabah kahvaltısını yapmayan bir öğrenciden etkili öğrenme bekleyemezsiniz. Anneler bu konuya özellikle dikkat edelim, kahvaltısını yapmayan çocuklarımızın, rehber öğretmenleri ile iletişime girelim.

KAN TAHLİLİ YAPTIRMAK ÖNEMLİ!

Tüm dünya uzunca bir süre Covid-19 virüsü ile mücadele etti ve bu virüs özellikle sağlık anlamında olumsuz sonuçlara neden oldu. Danışmanlığını yaptığım tüm öğrencilerimden kan tahlillerini yaptırmalarını istiyorum. Çünkü maalesef çocuklarımız, modern dünyanın modern çocukları, giyim kuşam ve dış görünüşlerine verdikleri kadar sağlıklarına önem vermiyorlar. Kan tahlili yaptıran birçok öğrencimde B, C ve D vitamini düşük seviyelerde. Özellikle kız çocuklarımızda D vitamini çok düşük. B vitamini beyin ve zeka gelişimi için çok önemli, okullar açıldı, havalar soğumaya başladı ve doktorlar, bu kış aylarında, bir önceki yıllara göre daha fazla enfeksiyon hastalıklarında artışın olacağını söylüyorlar. Enfeksiyon hastalıklarına karşı C vitamini önemli.

Yaklaşık 2 yıl boyunca sürekli uzaktan eğitim verdiğimiz bir  çok öğrencimiz, sürekli tablet, cep telefonu ve PC’ye bakmalarından dolayı görme problemleri yaşamaya başladılar. Ayrıca geçmişte bronşit gibi hastalıklar geçiren ve pandemi sürecinde sürekli maske takan öğrencilerimizde akciğer ile ilgili hastalıklarda artış gözlenmeye başladı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de dediği gibi; sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. En azından çocuklarımızı aile hekimimize götürelim, kan tahlillerini isteyelim. Sağlıklı bir beden olmadan, etkili ve kalıcı bir öğrenme mümkün olmuyor maalesef.

Kalın sağlıcakla.

Görüş ve eleştirileriniz benim için önemli; [email protected]