İkinci Cihan Savaşında; Bir yanda Japonlarla Almanlar; Diğer tarafta ise, ABD ve Batı Avrupalılarla Rusya; iki ayrı ve büyük savaş cephesi oluşturmuşlardı.
Amerikalıların yeni keşfedip ürettikleri ATOM BOMBASINI; Hiroşima'ya atarak Japonları bertaraf etmesiyle... Almanya, Rusya-ngiltere-Fransa ve ABD karşısında Tek başına kaldı ve yenildi.
Almanya yenilmekle kalmadı;
*Rus işgalindeki, doğu tarafı ayrı...
*Fransa, İngiltere ve Amerika işgalindeki kısmı ise, ayrı ve birbirine ters düşen birer ülke haline getirildiler adeta!
Batı Almanya'yı batılılar uygarca yönetiyordu.
Doğu Almanya'yı ise acımasız Ruslar ellerinde tutuyordu.
Eski başkent Berlin'in ve ülkenin doğu tarafı, Rusların işgalinde daha çok eziliyordu.
Batı tarafı ise; ABD, Fransa, İngiltere ve diğer batı ülkeleri tarafından korunuyordu. Berlin Tümüyle yanıp yıkıldığı için; Yeni başkent müttefikler tarafından güneydeki BONN kentine getirilmişti. Rus zulmünden perişan düşen ve çoğu işkenceyle öldürülen tüm Doğu Almanya ve Doğu Berlin halkı; hepsi birden Batı Almanya'ya ve Batı Berlin'e kaçmakta ve batılılara sığınmaktaydılar.
Ruslar o kaçışları durdurmak için; Berlin'in ortasına çok yüksek, kalın, yıkılamaz bir duvar ördüler. Adı Berlin Duvarı idi.
O kalın ve yüksek duvar bile, Rus işgalinde telef olmakla tükenmek korkusu yaşayan Almanları, Rus kurşunlarıyla öldürülme pahasına; Batı'ya iltica etmekten veya teslim olmaktan vazgeçiremedi. O duvar yüzünden Berlin perişan durumda olduğu için; savaştan mağlup çıkan Almanya'nın başkenti uzun yıllar güney sınırındaki BONN kenti oldu.
Parlamento Bonn'da toplanıyordu. Bonn ise, Fransız sınırına yakın bir kasaba idi. Şimdi oradaki Türklerin sıkça bir araya geldiği Köln kenti ile Bonn, aynı havaalanını paylaşıyorlardı.
Berlin Duvarına tırmanarak ve Batı'ya kaçmak isteyenlerin neredeyse hepsi; makineli tüfeklerle taranıp öldürüldüğü halde; Batıya kaçışlar, Ruslar tarafından durdurulamadı. İşkence ve açlıktan intiharı göze alan birçok Alman; batı tarafına geçebilmek için ölümü göze alarak; Berlin'i ikiye bölen duvara tırmandılar. Böyle binlercesinden; ancak iki veya üç kişi, batıya geçebilmeyi başarabildi.