"Hızır Aleyhüsselam ile; İlyas peygamberin buluştukları gün" olarak bilinen mayıs ayının ilk haftasında ve genellikle beş mayısta kutlanan bahar bayramının adına; ülkemizde Hıdırellez deniyor. Böylece,  bahar bayramı, hem resmi ve hem de dini bir şenlik havasında geçiyor Hemen her kentimizde ve birçok kasabamızda; bu şenliklerin ısıtmaya başlayan güneşin altında kutlandığı özel bir yeşillik ve çok ağaçlı alan vardır.

Genellikle yüksekçe bir çimenlik olan o özel yere, HIDIRLIK denir.

*Akşehir'deki Hıdırlık; çam ağaçlarının gölgesinde bütün kenti ve kırsalları gören yerdedir.  Bütün aileler hazırladıkları yemeklerle oraya gider ve özel günü ev halkı ve yakınlarıyla bayram ederek geçirirler. Yakından ve uzaktan geçen herkes davet edilir. "Hıdırellez yemeklerinin; ne kadar çok tanıdık ve tanımadık kişilerle yenirse... o kadar sevap ve muteber olduğuna" inanılır.

*Konya'da Hıdırllez yemekleri; Alaeddin tepesinin üstündeki ve Meram yolunda, yüksekçe tepenin üzerinde; gelen geçen tanıdık-tanımadık herkes de davet edilerek yenir,

*Yalvaç'taki Hıdırlık; Hisarardı köyü ile, adının anlamı; (Men mabedine yakın) demek olan GEMEN kasabası arasındaki yüksekçe ve ormanlık düzlükte idi.

*Ankara, belki çok daha kalabalık olduğundan veya siyasal tartışmalardan dolayı; tüm hemşerilerini kapsayan bir kaynaşmayı yakalayamadı. Başkente gelip yerleşenler; geldikleri yerlerin alışkanlıklarını unutamadılar.

Özellikle dini bayramlar ve dahi Hıdırellez; birbiriyle küskün olanların barışması için fırsat da yaratıyor.

Kutsal dinimizde, "Müslümanların birbiriyle üç günden fazla küsülü olmalarının günah olduğuna" dair, inanç yaygındır.

Her dini ve milli bayram; küskünlerin, kırgınların hatta kan davası güdenlerin barışması için fırsat yaratmış oluyor. Düşmanlık ve küskünlük, insan kalbine ağır bir yüktür. Kanlı bıçaklı düşmanlar bile barışabildiğine göre; "Birbirine zıt gitmeyi prensip edinmiş olan politikacıların da; her bayramda yeniden barışmaları" hem kendi sağlıklarına hem de ülkemiz huzuruna  çok yarar getirir. İlerleme, bayındırlaşma ve zenginleşme; ancak iç ve dış barış ortamlarında mümkün olabilir.