PAŞA BAĞDA YAZILDI :
Paşa bağda yazıldı,
Ağalar da yar, yar malım yar,yar.
Gerdana altın dizildi, hey malım hey.
Gerdana altın dizildi.
Ağamın da rengi bozuldu,
Ağalar da yar, yar malın yar, yar.
Yine dağlar duman oldu,
Hey malım hey, garip başım yaban oldu.
AKŞEHİR’in ırmakları,
Ağalar da yar, yar malım yar, yar.
Dolu, dolu bardakları, hey malım hey.
Dolu, dolu bardakları,
Ağamın da bal dudakları,
Ağalar da yar,yar malım yar, yar
Yine dağlar duman oldu.
Hey malım hey..Garip başım yaman oldu.
Arpalar da dönmüş beyaza,
Ağalar da yar,yar malım yar ,yar.
Kapına geldim niyaz da, hey malım hey.
Kapına geldim niyaz da.
Hamamdan da çıkmış tap taze,
Ağalar da yar,yar malım yar, yar
Yine dağlar, duman oldu,
Hey malım hey,garip başım yaban oldu.
Ah…. Bir Hoca gelir serezden,
Ah…. Çubuğu vardır kiraz dan
Ah…. Sorarız biz size biraz dan
Yüzüğü kime koyalım.
Yüzük oyununu farz edelim yiğitbaşı tarafı kazanmış olsun, Paşa bağda şarkısına başlarken yiğitbaşının emri ile sıra çavuşu bir ipe 5-6 fincan bağlar ve içeri getirir. Şayet cezaya misafir aldıysa genellikle bu 5-6 fincana bağlı ip misafirin boynuna geçirilir.şayet almadıysa Kahya beyi tarafının herhangi bir yarenin boynuna takılır. Yukarıdaki söz şarkıları bittiği zaman
Yiğitbaşı herhangi bir yarene veya Yanındaki yaren ağasına yüzüğü kime koyalım diye soru sorar. Sorduğu kişide yerinde kalsın veya yaren Ahmet-Mehmet gibi yarenleri söyler. Sıra çavuşu yiğitbaşının emri üzerine kimi söylediyse ipe takılı 5-6 fincanı o yarenin boynuna geçirir.
Sıra şarkısının devamını söylemeye başlarlar.
Yüzük oyununda kaybeden tarafa söylenen Paşa bağda şarkısının devamı.
Ah bir ciğerrrrr aldım pazardan,
Sararıp soldu nazardan.
Yüzüktür sizi BOZAR dan
Yüzüğü kime koyalım.
Asalım kalkın keselim.
Yüzüğü size koyalım.
Bu şarkı bittikten sonra, yiğitbaşı çavuş ağırlıkları ( takılı yerden alıp içeri götürür.)
Her iki tarafa kalk komutu verir, kendi yarenlerine içeriye veya kenara çekilin der, cezalı taraf yarenlerine taraf büyüğü ile birlikte gösteri evinin duvara yaslanacak şekilde otur der ve cezalı taraf yarenleri iki diz üstü oturur,sırtını duvara verir ve yiğitbaşı yüzük oyununda kaybeden tarafı döşemeye ( cezalandırmaya ) başlar.
Neler yaptırır sorusuna gelince aklına ne gelirse onu yaptırır, Elinde sıra sopası ile dizlerini, başlarını hizaya getirir. Çıkıntılar olursa sıra sopası ile vurur, içeri girmiş ise başı kulağından çekerek hizaya getirir. Kendi dizi ile yarenlerin dizlerine vurur.
Yıkılan taraf yarenlerini iki guruba ayırarak karşılıklı oturtur, İbibik, Kububuk yattı,kalktılar yapar. Geç kalanlara ise sıra topuzu ile sırtına vurur.
Karşılıklı oturan yarenlere soğan yedirir, ( uzun bir ipe bağlı soğanı ). Cezalı yarenlere sebze,meyve isimleri koyar ( elma,armut,marul,salatalık,ananas gibi ) bu isimleri koyduktan sonra bir yarene elma yattı kalktı der ve elma isimli yaren de elma yattı kalktı,marul, marul ismi olan yaren ise marul yattı kalktı ananas bu böyle devam eder gider geç kalan odlumu sıra topuzunu sırtına yer.
Bu yattı kalktılar bittikten sonra yiğitbaşı kendi dizlerini cezalı taraf yarenine kor isim olarak ne söylenmişse yiğitbaşı yarenin iki dudağını sıkar ve konan ismini söylemeye çalışır bütün cezalı yarenlere söyletir.
Çeşitli cezalar verdikten sonra şahsi cezalara geçer. Kimi yareni çalgılı,kimisini çalgısız, kimisine de kendin çal kendin oyna der. Kimisine fıkra, kimisine şarkı söylettirir. Kimi yareni de Nöbetçi polisten, acilde duran doktordan imzalı kağıt getirtir. Bunun gibi çeşitli cezalar verilir.
Bu gösteri cezaları 700-800 yıldan bu günümüze kadar gelenek ve göreneklerimizi kapsar. Bunda gülmek, eğlenmek, neşelenmek, hoşça vakit geçirmek için yapılır.
Bu gösteriler 2001 yılına kadar evlerde geniş hanay ( salon) larda yapılıyordu. 2002 -2004 yılları arası Esnaf Kefalet kooperatifinde yapılıyordu. 2005 yılından itibaren de 550 kişilik Akşehir Kültür merkezine yapılmaya başlandı. Akşehir Belediye Meydan sırası halen burada gösteri yapmaktadır.
Sıra topluluğu haftada bir gün sıra gösterilerini sunar demiştik. Sıra topluluğu yarenleri kura ile belirlenir, sırası gelen yaren evini açar,misafirlerini davet eder, yapacağı ikramları hazırlar. Tüm yaren arkadaşlarına ve misafirlerine en iyi bir şekilde hizmet etmeye çalışır. Ev sahibi yaren bir hafta sonra sırası gelen arkadaşına devir teslim edeceği zaman yarenlere ve misafirlere ikram etmiş olduğu yiyeceklerden bir paket yapar hazırlar. Yiğitbaşı tüm yarenlere pergel çeker tüm sıra topluluğu iki diz üstü oturur, artık sıra gösterileri bitmiş olup devir teslim törenine gelmiş oluyoruz bu sıra topluluğunda bunun adı DEVE okşamasıdır.
Yiğitbaşı çavuşa DEVEYİ getir, sırası gelen yaren ile de ev sahibi ortaya der.
Sıra çavuşu bir sehpa üzerinde hazırlanmış olan paketi getirir ortaya koyar, ev sahibi ile sırayı devir teslim alacak yaren sehpanın önüne karşılıklı oturulur, yiğitbaşı yüksek sesle Deve okşama şarkısının çıkışını yapar ve tüm yaren gurubu da buna eşlik eder.
DEVE OKŞAMASI
Hele ben ettim kurtuldum.
Geçtim yerime oturdum.
Yarenlerimin de keyfini yetirdim.
Sevdiğim bir oy, bir oy.
Olacakta bir ev yaren de
Sıra senin de sohbet bizimdir.
Evlerinde vardır MEZAR
İçinde kumrular gezer.
Siz sırayı………………… ( Alacak olan yarenin ismi söylenir)verdiniz ama
Anası da kapı, kapı yağ dilenir geter.
Sevdiğim bir oy, bir oy
Olacakta bir ev yaren de
Sıra senin de sohbet bizimdir.
Evlerinde vardır MEŞE
Meşenin dalları düşe,
Evin de yok ise HIDIRLIĞI döşe
Sevdiğim bir oy, bir oy,
Olacakta bir ev yaren de
Sıra senin de sohbet bizimdir.
Evlerinde vardır KİLİM,
LOKMA’dan yanıyor dilim.
Yaren……………….. ne isteyelim.
Sevdiğim bir oy, bir oy,
Olacakta bir ev yaren de
Sıra senin de sohbet bizimdir.