Bu haksızlık ve insafsız dışlamalar, Yalnız Türkiye Cumhuriyetine değil, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine de uygulandı. Şimdi de o akıldışı politikalar insafsızca sürüp gidiyor. Son Yunan seçimlerini, adı sosyalist olmakla birlikte; komünizme daha yakın olan bir partinin kazanması; Avrupa Birliğinde şok yarattı. Bu şok bile batılıların Yunanistan aşkını azaltamadı.
Batı aleminin bize karşıt olan temel politikalarının nedeni ve kaynağı; bizim ve atalarımızın Müslüman dinini seçmiş olmamız mıdır acaba? Bu görüş büyük oranda doğrudur. Gerçek şudur ki; Batılılar bizden başka diğer Müslüman ülkelere, aynı soğukluğu ve ötelemeyi uygulamıyorlar. Düşmanlık bize karşı! Arap ülkeleri ile batı alemi arasında, bir kopukluk yok! Avrupa sürekli bir inatla, bizim zenginleşip güçlenmemize karşı duruyor!
ARTIK YUNANİSTAN KURTARILAMAZ. Açıkçası, gitti gider!
Avrupa'nın torpili, batan bir ülkeyi ve onun devlet ekonomisini diriltemez!
Buna rağmen Merkel, Fransa'yı da ikna edip Yunanistan'ın iki yüz milyar dolarlık borcunu bir hamlede silmeye hazırlanıyor. Alman vatandaşları ise; kendi vergilerinin; şımarık bir halkı ve onun devletini koruma yolunda boşa giderilmesine hiç razı değiller. Almanya'da beş milyon Türk var. Yunanistan'ı sırtlamak onlara da zarar verir. Bir çocuğun bile bu kadar şımartılması; aslında onun gelişmesini engeller..
Fakat Batılıların Yunanistan sevgisi o yolda batmayı göze alıyorlar. Batı alemi ve özellikle İngiltere, bizi yok etmek için; Yunan ordusunu İzmir'e çıkarıp yağma ve katliam yaptırmışlardı. Şimdi ise, Yunanistan'ın yükünü İngiltere umursamıyor bile. Fransa ve Almanya, Yunanistan'ın borçlarını affetme yolunda; İngiltere'nin ve Diğer Avrupa Birliği üyelerinin kanaatini hiç sormuyorlar.
"Batı dünyasının sarsılmasına ve Yunanistan'ın batma yolunda olmasına; ve de, Avrupa'nın onu yerden kaldırıp ayakta tutabilmek için taşırken belinin kırılıp fıtık olmasına" sevindiğim sanılmasın! Avrupa ülkelerinin her biri, bizim ihracat pazarlarımızdır! Onlar yoksullaşırsa; bizim dış ticaretimiz zarar görür.
Dünyada hiçbir ülke; başka ülkelerle ilişkiler kurup ithalat ve ihracat yapmadan gelişemez. Batı dünyasının bize bakışı, epeyce şaşı olmasına rağmen; hepsiyle de ticaretimizi ve olabildiğince dostluğumuzu ve ilişkilerimizi sürdürmek; en isabetli yoldur.
Yunanlılar, çalışarak ve şımarmayarak kendi emekleriyle geçinmeye çalışmalarıdır. Avrupa'nın kaynaklarını tüketmesinler ki; bizim dış ticaret müşterilerimiz, ithalat yapamayacak kadar zayıf düşmesinler.
