15 Ekim 2019 Salı günü yeni işsizlik oranları açıklandı. Maalesef durum yine iç açıcı değil. TÜİK verilerine göre Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştakilerde işsiz sayısı 2019 yılı Temmuz döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 65 bin kişi artarak 4 milyon 596 bin kişi oldu.

İşsizlik oranı 3,1 puanlık artış ile yüzde 13.9 seviyesinde gerçekleşti. Genç nüfusta işsizlik oranı 7,2 puanlık artış ile yüzde 27.1 oldu. Pazartesi günü sanayi üretimi verileri açıklanmış, Türkiye'nin sanayi üretimi Ağustos'ta yüzde 2.8 yıllık bazda yüzde 3.6 düşmüştü. Sanayi üretimi ile işsizlik paralel bir seyir izlemiştir diyebiliriz. Öte yandan üniversite mezunlarının da yıllardır iş gücüne katılmadıkları ve mezunlarının birçoğunun işsiz kaldığını düşünürsek veriler bizi şaşırtmamış olur.

Kendi ilçemizde bir araştırma yapılsa ve son 1 yılda işsiz sayısındaki artış verileri belirlense görülecektir ki istihdam azalmış çıkacaktır. İlçemizde azalan iş olanakları yüzünden genç nüfusta göç verdiği de görülecektir. Yoldan 4 genç çevirin 2'si işsiz çıkacaktır bu verilere göre. Üstelik bu 4 kişiden 1'i üniversite mezunu çıkacaktır. Bunları kafamdan sallamıyorum, veriler bunları söylüyor.

Bu dönemde, tarım sektöründe çalışan sayısı 130 bin azalmış. Yaz aylarında mevsimlik işler yoğunluğu tarım istihdamını da beraberinde getirmişti. Ancak artık kış aylarına yaklaşırken bu sektörde de işsizliğin giderek arttığını göreceğiz. Çünkü yaz aylarında çalışılan mevsimlik işler kışın olmayacak. Ve yazın bu işlerde çalışmış kişiler kışın işsiz kalacak.

Önlem alınmaz ise yılsonuna kadar işsizliğin önü alınamaz gibi duruyor. Üniversite mezunu işsiz oranının da giderek artacağı aşikar. İşsizliği ertelemek için üniversite okumanın çare olmadığını gençler ve yetişkinler ne zaman anlayacaklar? Üstelik üniversiteden mezun olunduğunda işsiz kalmanın yani sıra devletten alınan kredi borcu da 20-25 bin ₺ arası tutuyor. Öğrenci işsiz kaldığı yetmezmiş gibi bir de dağ gibi borç sırtında kalıyor.

Sadece üniversite mezunları değil meslek lisesi mezunlarının da işsiz kaldığı gerçeği var. Çünkü sanayi üretimimiz yüzde 3.6 daraldığına göre sanayii sektöründe çalışan işçi sayısı da aynı oranda düşecek demektir. Türkiye genelinde meslek lisesi mezunlarının da sanayii sektöründe çalışamaması demektir.

Sonuç olarak;
-Genç işsizlik oranı yüzde 27'ye çıktı. Hiçbir sosyal güvencesi olmadan, sigortasız çalışan sayısı 10 milyon 266 kişiye ulaşmış.
-1 yılda 1 milyon 65 bin işsiz arttı.
-Şu an net işsiz sayısı TÜİK verilerine göre 4 milyon 596 bin.
-Böyle giderse yılsonunda işsiz sayısını 5 milyon olarak görmemiz işten bile değil…