Hayli zamandır, yazılarıma ara vermiştim. Gazetemiz yazarı Mehmet Koç ile birlikte bizim için çok önemli olan bir çalışmanın içerisindeydik. Uzun zamandır, kulaktan kulağa yayılan ve sosyal medyada da ilgi çeken “Dünden Bugüne Yahsiyan” adlı eserin araştırılması, yazılması, basılması ve eserin bitiminde Gölçayır Mahallesinde düzenlediğimiz eserin Gala gecesi epeyce vaktimizi aldı. Ülkemizde bir başarıya da imza attık aslında. 5000 yıllık bir köy tarihçesini okuyucu ile buluşturarak, ülke genelinde ilk kez bir köyün tarihçesini geniş anlamda yazmış ve bu vesile ile tarihe geçmiş olduk.
Uzun uzun Yahsiyan tarihini burada yazmaya gerek duymuyorum. Benim ikinci, Mehmet Koç’un beşinci kitabı olacak olan “MİLLİ MÜCADELEDEN GÜNÜMÜZE AKŞEHİRLİ ŞEHİTLER” ismini verdiğimiz ve yazmaya henüz başladığımız eserden bahsetmek isterim. Biz bu eserde, canlarını ve kanlarını bu topraklara akıtan vatan evlatlarını unutturmamak için bir yola koyulduk. Elbette inanıyoruz ki biz bu yolda yürürken birçok kimse yolumuza yoldaşlık edecek. Tıpkı “Dünden Bugüne Yahsiyan” adlı esere verdiğiniz onca destek, ilgi ve alaka gibi.
Eserde ilk olarak Akşehir’de yazılı eser anlamında eksikliği gün gibi aşikar olan Milli Mücadele dönemini kaleme alacağız. Bu bölümde; o dönemde Akşehir’de neler yaşanmış, halk işgal kuvvetlerini nasıl karşılamış, Akşehir’de bulunan diğer halkların tutumu ne olmuş, halkın ekonomik sıkıntıları, Akşehirlilerin Milli Mücadeleye ve Kuvvayi Milliye nasıl destek olduğunu yazacağız. Elbette o günü yaşayan kişilerin anıları da yer alacak. Sözlü kaynaklar ile arşiv kaynaklarını birleştireceğiz. Arasta’da bahsi geçen patlamadan tutun da Gazi Ömer Şarlak’ın anılarına, Halide Edip Adıvar’ın Akşehir’de şahit olduklarından tutun da Nezahat Onbaşı’nın Akşehir günlerine, Koca Behçet’in Akşehir günlerine, Atatürk ve İsmet İnönü’nün Akşehir’de tuttukları günlüklere kadar birçok belge ve bilgi gün yüzüne çıkmış olacak. Eserin Milli Mücadele bölümü, şehit olanlar ve bu şehitlerin hangi ailelerden olduğu bilgisi ile son bulacak.
Eserin ikinci bölümünde ise kutsal vatan toprağını kanları ile sulayan, evlatlarını babasız, eşlerini ersiz bırakıp vatanın mübarek bağrında yatan yiğitleri anlatacağız sizlere. Öyle bir anlatacağız ki, sizler bir daha her bastığınız toprak parçasına adım atarken düşüneceksiniz. Evet yazacağız, şehitlerimizin vasiyetlerinden hayat öykülerine, yazdıkları mektuplardan son görüşme yaptığı kişiye ve en sonunda cenaze merasimine kadar. Biz yazacağız ve sizler de bize yardımcı olacak, duyduklarınızı ve bildiklerinizi aktaracaksınız. Bu vesile ile birlikte, hep birlikte bu insanları tarihe kazıyacağız, unutturmayacağız… Unutulmasına müsaade etmeyeceğiz.
Ne zaman biter sorusu soranlarınız olacak; hedefimiz 2021 Mart’ı yani 1,5 yıllık bir süre. Biz bu kitabı yazarken, eserde konu bahsi olan bazı bölümleri de PERVASIZ ‘da yazacak, akışın nasıl gittiğinizi görmenizi sağlayacağız…
Sevgiyle.
