Belediyemiz 200 köpekten oluşan turizm hareketi başlatınca ve gazetemiz bunu haber yapınca sosyal medyada kıyamet koptu.
Köpek severler ile kedi severler! arasında çıkan savaşta büyük çoğunluk insan sevenler tarafına geçti. Sonuçtan görev çıkartıp “Uzman gözlemcilik”! sıfatımı öne çıkardım.
Sivas Şarkışla’nın Kümbet köyünde öğretmenlik yaparken zorunlu dil olarak “Köpekçe”yi seçtim. Yörenin ünlü Kangal köpekleriyle iyi geçinmek için bu dili öğrendim. Aradan yıllar geçti unutmadım, pratik yapmak için şehir köpekleriyle diyalog kurdum.
Bakın şaka değil gerçekten bu hayvanlarla çok iyi anlaşırım. Köpeğim de var.
Bu girişi, bundan sonra yazacaklarıma hayvan severlerden tepki almamak için yazdım…
***
Bugüne kadar “kedi alemi”nin mart ayında bile halka açık sex gösterisini izlemedim. Damda çelende seslendirdikleri müzik şölenlerini duydum ama sonrasında olup biteni görmedim. Aldıkları aile terbiyesi gereği kuytu bir yerde “Mercimeği fırına verip” şenlikleri bitiriyorlar.
Ama köpek cumhuriyetinde en küçük bir utanma duygusu göremezsiniz. Yasak, günah, ayıp, mevsim falan filan dinlemezler. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Caddede, sokakta, kapı önünde her yerde halka açık porno gösterilerini izleyebilirsiniz. Çoluk-çocuk aile dinlemeden icraata geçen bu terbiyesiz, ahlaksız hayvanların safında savaş verenler bu gerçeği de düşünmelidir.
Şimdi sıra vatana millete hayırlı önerime geldi; işyerimin karşısında yerleşik bir dişi köpek vardı. Müthiş oyuncu, hareketli canlı için şehrin neredeyse tüm erkek köpekleri ziyarete gelirdi. Onları kudurma aşamasına getirir ama gol atmalarına izin vermezdi, adını “zilli” koymuştum…
“Zilli”yi bir gün götüren ilgililer, üreme yeteneğini iptal ettiler, kulağına küpe takıp geri getirdiler.
Sonrasında inanılmaz bir şey oldu; tüm erkek köpekler onu bırakıp parka bile gelmez oldular.
Yani ilk çözüm yolu bellidir. Köpek sevenler yine isyan edecek “Ama onların da canı var!” filan diyecekler ama olsun.
Bu işin gerçekten tadı kaçtı. Çevre belediyeler topladıkları köpekleri komşu beldelere hediye edip kaçıyor. Turizm hareketlerine katkı yapıyor. Sürekli çoğalan dostlarımız insanlar alemine zarar vermeye başlıyor…
***
Köyün birinde adamın köpeği kaynanayı parçalayıp öldürür. Ertesi günü halk kapının önünde kuyruğa girer… O köpeği ödünç almak için, kimi kaynana kimi karısı için…
***
Evimin karşısında bir arsa ve burada on köpekten oluşan bir sürü var. Çeteden bir üye, kuyruğu kopuk olanı iki hafta önce yolda eşime saldırır. Gelip geçenler zor bela kurtarır.
Valla billa bu işte benim suçum yok. Köpekçem var diye bir organizasyon düzenlemedim. Bundan sonra halim nice olur? Kim çeker beni…
Olayın tekrarı halinde bıçak kemiğe dayanmış olur, ilk aşamada hayvan sevenlere savaş açarım diyeceğim ama içlerinde çok sevdiğim dostlarım ve “şahsım” olarak ben varım.
En iyisi kolay olanı, seçelim. Dişi köpeklerimize “cerrahi işlem” yapalım.
