İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünyada esen demokrasi rüzgarları ülkemizi de etkilemişti. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün çok partili hayata olumlu bakması sonucu 7 Ocak 1946 tarihinde Demokrat Parti’nin kurulmasının yolunu açmıştı. Demokrat parti ülkede tek parti zihniyetine karşı koyanlar için bir çıkış yolu olmuştu. Kendini ifade edebilme, muhaliflik yapabilme, doğrularını dile getirebilmek için Demokrat Parti’ye geçişler başlamıştı. Ülkede hissedilen serbestlik 1946-1950 arasında basına yansımış ve her yörede yeni gazeteler çıkmaya başlamıştı. Akşehir’de bilinen ilk gazete Agah Müfit Yalçın ile M. Nedim Ertuğrul ortaklığında 20 Haziran 1948 tarihinde Afyon İkaz Matbaası’nda basılan “Akşehir” gazetesi idi. 1950’li yıllarda Nadir Benderlioğlu “Demokrat Akşehir” gazetesini çıkarmıştı. Ahmet Şener’in ilk köşe yazılarını bu gazetede yayınlandığını görüyoruz. Belki de bu onun ilk denemeleriydi.
19 Mayıs 1953’de Ahmet Şener “Doğrulukta Pervasız” adlı gazetesini kurmuştu. Artık çok partili hayata geçilmiş ve iktidar olmasını istediği “Demokrat Parti” ülkeyi yönetiyordu. Bunun üzerine Ahmet Şener gazetesinin adını “Demokrat Sultandağı” yapmıştı.
Ancak o tarihlerde Akşehirlilerin en büyük beklentileri Akşehir’in il olması idi. Aradan 5 yıl geçmesine rağmen bir ilerleme olmamıştı. 1955 yılında İl Genel Meclisi ve Belediye seçimlerinde halkın istediği değil, yukarıdan dikte ettirilen adaylar seçilmişti. Bardağı taşıran son damla ise Belediye Başkanlığına halkın istediği Ömer Şeker’in yerine delegelere yukarıdan gelen emirle Ahmet Büyükeren’i seçtirmeleri idi ve Ahmet Şener, 18 Kasım 1955 tarihinde şu dilekçeyi yazarak Demokrat Parti’den istifa etti:
“Demokrat Parti İlçe İdare Heyeti Başkanlığına,
Akşehir
Partimizin kuruluşundan bu yana hiçbir menfaat gözetmeksizin hizmetinde bulundum. Prensiplerine sadık bir üye olarak çalıştım.
Son senelerde kendi prensiplerine aykırı olarak ve bilhassa şahsi menfaat ve mevki hırsı ile hareket eden bazı türedilerin partiyi istilâ ederek tek parti zihniyetine yönelmeleri temiz emellerle kurulmuş bulunan partimizin prensiplerini yok etti.
Son yapılan İl Genel ve Belediye seçimlerindeki idaresizlik ve partili vatandaşların reylerine hürmetsizlik neticesi olarak kullanılan veto ile yaptırılan dikte adaylarla listelerin süslenmesi partiyi idare edenlerin tamamen zihniyetini ortaya koymuştur.
Memleket hizmetlerinde şahsi hiç bîr menfaat gözetmeden ve bütün hüsnüniyet ve samimiyetimle çalıştığım Demokrat Partiden istifa ettiğimi bildirir, saygılarımı sunarım.
Demokrat Sultandağ Gazetesi Sahibi AHMET ŞENER”
Ahmet Şener basında artık bağımsızdı. Gazetesinin adını tekrar “Pervasız” koydu. Doğruluktan ayrılmadan, haksızlığa ve kanunsuzluğa karşı gelerek, ahlaksızlıkları, yolsuzlukları ve toplumdaki bütün olumsuzlukları pervasızca dile getirmeye başlamıştı. Toplumsal gelişmenin eğitimle olacağına yürekten inanıyordu. Gazetesini bir okul haline getirdi. Akşehir’de lisenin açılmasına önderlik etti. Hatta ilk olarak liseyi arkadaşlarıyla birlikte özel lise olarak açtı.
Ahmet Şener kimseye boyun eğmedi. Hep dik durdu. Yandaşlık yapmadı. Çıkarcılık defterinde yoktu. Ömrünü verdiği gazetesinin başındayken 26 Kasım 2004 tarihinde çok sevdiği Akşehir’de vefat etti. 20 yıldır Nasreddin Hoca Türbesi’nin yanı başında yatıyor. Allah ona gani gani rahmet eylesin.
