Benim bildiğim bu saat değildi otobüsün kalkış saati,

Benim bildiğim bu saat değildi,

           gecenin bir yarısıydı, trenin hareket saati,

Öğrenecektim ya,

           seni benden ayıran, hasrete, yokluğa götüren saati,

Belki bir apartmandım,

Belki bir gökdelendim,

Bir deprem mi,

           bir felaket mi oldu?

Anlayamadım ki,

Yıkıldım,

Çöktüm,

Seni orada gördüm ya,

Hala nasıl yaşıyordum;

Ben buna şaşıyordum,

Kendimden utandım,

Yerin dibine geçtim,

Örtün benim üstümü,   

Galiba öldüm,

Ya kim değiştirdi,

           bu otobüsün kalkış saatini?

Kim değiştirdi Allah aşkına,

           bu trenin hareket saatini?

Gün boyu sorayım,

           öğreneyim dedim ya,

Kendime de güveniyordum ya,

Olmadı;

Benim bildiğim bu saat değildi,

           ne otobüsün, ne de trenin hareket saati…

Bir buruk “HAYIRLI YOLCULUKLARDI”

Benim en son söylediğim,

Söyleyebildiğim,

Yaşıyor muydum, hayatta mıydım?

İnanmayacaksın biliyorum,

Neye yarardı ki?

Yemin ederim,

Öğle mesaisinde almıştım hediyeni,

Nasıl olsa vakit çok erken,

           nasıl olsa kendisine veririm diye düşündüm,

Onu da yanıma almayı unuttum,

İyi mi?

Tamam, tamam,

Ne desen haklısın…

Biliyor musun?

Ben aptal bir  aşığım;

Sen artık ne dersen de!

Şimdi getirsem,

Özür dilesem,

Affet desem,

Çok geç biliyorum ama,

           bilmiyorum ki alır mısın HEDİYENİ?