Demokrasilerde bu üç organ, kesinlikle bağımsız olur. Bizdeki yasama organında, seçimlerde en çok koltuk kazananın borusu öttürülmek isteniyor. Bunu normal saysalar bile;
Yargının bağımsızlığı; demokrasinin, hatta adil ve meşru devlet olabilmenin, ihmal edilemez ilk şartıdır. Yasaları, yasama organı yapar; yürütmeyi de yasama organı seçer, atar ve denetler. Yargının bu ikisinden de bağımsız olması; her şeyden önemlidir. Yürütmenin, başbakanın veya Adalet bakanının yargıçların atanmasında veya yer değiştirmesinde hiçbir yetkisi ve etkisi olmamalıdır. Bu işler Yargıçların kendi aralarında seçtikleri kurumlar tarafından yürütülmeli.
Yasama organı bile, en tepede olmasına rağmen; yargıya emir ve talimat veremez. Yargı gücünü kendine bağlayalabilmek için kanunlar çıkaramaz. Tersi bir uygulama; demokrasinin ve adaletin, ortadan kaldırıldığı anlamına gelir.
İslam hukukunun uygulandığı dönemlerde de; Kadılara, Sultanların, Halifelerin, hatta ŞAHLARIN VE PADİŞAHLARIN emir verebildiği görülmemiştir.
Meşhur bir anlatı var:
Dönemin Sultanı, ülkenin uzaklarında bir şehre gitmiş. Herkes özellikle görevliler ve vali, sultanı karşılamak için seferber olarak; şehrin dışında karşılayıp el etek öpmüşler. Fakat çok ısrar etmelerine rağmen, Kadı efendi o karşılayıcılara katılmamış ve sultanı karşılamaya da gitmemiş. Sultan şehre gelip etrafı gördükten sonra, Kadı efendinin makamına da uğramış. Kadı gene de kapıya çıkmamış ve makamından ayrılmamış.
Sultan kılıcını göstererek kadıya demiş ki:
"-Eğer beni karşılamaya gelseydin, kelleni şu kılıcımla koparacaktım!"
BU söze karşı kadı efendi; yanındaki perdeyi açarak cevap vermiş:
"-Eğer seni karşılamaya gelmediğim için, beni azarlasaydın; Seni, şu aslana parçalatacaktım" demiş ve oradan yeleli bir aslan kükreyerek çıkmış.
Dürüst ve adil karar veren her yargı organının yanında; onu koruyan vahşi bir aslan bulunmaz belki. Fakat, yargının bağımsız ve adil karar vermesini engellemeye ve onu baskı altında tutmaya kalkanların hepsini; bir gün ilahi adaletin aslanlardan daha güçlü iradesi yok edecektir.
***
*Bizimkinin Sarayı; ABD başkanının sarayından çok-çok daha büyük ve geniş!
*Fakat nedense ülkemizden kimlerin silahlarıyla geçeceğine; sarayı daha küçük olan okyanuslar aşırı yerdeki karar veriyor......... Yakışıyor mu bu durum?