Özellikle kişisel yaşamlarımızda negatif(olumsuz) bir şeyleri hiç unutmamak; hatta sürekli hatırlamak için uğraşıp üzerine düşmek; hiç doğru değildir.
Kin ve intikam gütmek; pişmanlıkları abartarak üzülmek; o duyguyu sürekli beyninde yaşatanların kalplerine büyük zararlar verir.
Fakat toplumumuz ve çoğumuz, bunun tersine bir yanlış yol izlemekteyiz.
*Aşkınızı, sevginizi unutmazsınız; hayalperest ve romantik biri olursunuz... Zamanınız belki boşa gider; kendi işleriniz aksar. Şairseniz şiir yazarsınız. Fakat bir noktadan sonra da aynı noktalara saplanıp kalarak unutmazsanız; kendinize zarar verirseniz.
*Hele bir de, intikam duygularına kapılıp; kendinize hayali düşmanlar yaratarak planlar ve tuzaklar kurmaya kalkarsanız; çoğu zaman kurduğunuz tuzaklara kendiniz düşersiniz.
*Kin duymayı unutmazsanız; kendi düşmanınızı, kendi kalbinizde yaşatmış olursunuz; sağlığımız büyük zarar görür. Bu yüzden birçok şeyi unutmak, bir nevi şifa kaynağıdır.
Hırs, kin, intikam, pişmanlık ve başarısızlık duygularını sürekli canlı tutanlar; kendi canlarına kastetmiş olurlar.
Başarının sırrı,bir noktaya saplanıp kalmaktansa; yüce Tanrının yarattığı sonsuz mekanlarda ve her birimize verdiği ömür içinde; hiçbir menfi duyguya yer vermeden çalışmak ve diğer insanlara ve bütün canlılara yararlı olma yönünde çabalamaktan geçer.
*Çevrenizi, arkadaşlarınızı ve akrabalarınızı unutmayın! Onlardan sıkıntıda olanlara yardım etmek; sizin kafanızdaki sıkıntılara da çözüm olur; ferahlarsınız.
*Olumlu düşünürseniz ve üretici olursanız; karşınıza olumlu imkanlar ve başarılar çıkar. Sürekli olumsuz düşünürseniz; olumsuz sonuçlara giden bir yolda bocalarsınız.
*Kötülükleri unutun; iyilikleri hatırlayın.
*Çirkinlikleri unutun, güzellikleri hatırlayın.
*Düşmanlıkları unutun; dostlukları hatırlayın.
*Umutsuzluğu unutun; geleceğe umutla bakın. Umudun yolunu kapatmayın; açık tutun.
Unutmak çoğu zaman, hastalıkların bile şifasıdır.