Akşehir Ticaret ve Sanayi Odasında 2013 yılında ortaya çıkarılan zimmet olayını adli makamlara bildirmeyen, ŞUBAT 2009 - MART 2018 dönemlerinin ATSO Başkanı Erdal Çiftçi ile Faruk Başoğlu, Halil İbrahim Yıldırım, Halil Gümüş, Ramazan Demirer, Ali Önalmaz, Ender Kalkan’dan oluşan eski yönetim kurulu üyelerine ve Oda Genel Sekreter Osman Çorumlu’ya 6’şar ay, oda çalışanı Sami DENİZ’e de 2 yıl 8 ay ceza verildiği bilgisi edinildi!
Haber/Yorum: Ümit Aykut Şener
Akşehir Ticaret ve Sanayi Odasında yapılan bir soruşturma neticesinde kuruma ait paraların kurumun bir çalışanı tarafından kullanıldığının ortaya çıkarılması AKTSO Yönetim Kurulu Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri ve çalışanı hakkında açılan kamu davası sonuçlandı.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Müfettişinin kurumda çalışan bir görevliye ait zimmet olayının üstünün örtüldüğünü ortaya çıkarması ve durumu adli makamlara bildirmesi sonucu Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığı oda başkanı ve yönetim kurulu üyeleri hakkında kamu davası açtı.
Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Çiftçi ve dönemin yönetim kurulu üyelerinin Akşehir Ağır Ceza Mahkemesinde 2018/184 Esas dosya numarasında görülen kamu davası sonuçlandı ve sanıklar mahkeme heyeti tarafından cezalandırıldı.
2004-2009’da AKTSO Başkanı H.Hüseyin Angılcı döneminde işe alınan Sami Deniz’in odaya ait paraları üstüne geçirdiği 2013 yılında tespit edilmesine rağmen adli makamlara bildirmeyen Erdal Çiftçi başkanlığındaki Faruk Başoğlu, Halil İbrahim Yıldırım, Halil Gümüş, Ramazan Demirer, Ali Önalmaz, Ender Kalkan’dan oluşan eski yönetim kurulu üyeleri ve Genel Sekreter Osman Çorumlu’ya yargılandıkları ağır ceza mahkemesince her birine 6’şar ay ceza verilse de sabıka geçmişleri de gözetilerek cezaları hükmün açıklamasının geri bırakılmasına karar verildi.
Mahkeme gerekçesinde kamu kurumu vasfı niteliğindeki birlikte çalışan yönetim kurulu üyelerinin bu tür eylemleri göz ardı etmesinin kanunen yasaklanmış olduğunu, bu tür eylemlere bulaşan yönetim kurulu üyeleri yönünden suçun unsurlarının oluştuğunu ifade edilmiştir.
Mahkeme, sanıklardan oda yönetimindeki tüm üyeler hakkında ‘hükmün açıklanmasının geri bırakılması’ na karar verirken, zimmet suçunu işleyen Sami Deniz’i önce 6 yıl, sonrasında iyi hal ve zimmet tutarının kapatılmasını göz önüne alarak 2 yıl 8 ay 15 gün süreyle cezalandırdı. Ayrıca kamu haklarından 1.5 yıl muaf bırakan mahkeme heyeti suçu işleyen sanığa verilen cezayı da ertelemedi. Sanığa verilen ceza yönünden iki dereceli itiraz hakkının sağlanması için Konya Bölge Adliye Mahkemesi nezlinde istinaf incelemesi için itiraz etme hakkı sağlandı. Fakat adliyeden edinilen bilgiye göre sanık itiraz hakkını kullanmadığı için karar kesinleşti.
Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO) Eski Yönetiminin böylesine önemli bir durumu tespit etmesine rağmen, adli makamlara haber vermemesinin nedenlerinden biri de 2014 Mahalli İdareler Genel Seçimlerinin (Yerel Seçim) yaklaşması nedeniyle olayı örtbas etmeye kalkışmasından kaynaklandığı iddia ediliyor.
Olayın tarihçesinden bahsetmek gerekirse, 2013 yılında odanın genel sekreteri Osman Çorumlu durumu fark ederek Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erdal Çiftçi’ye haber vermesi üzerine bu suç ortaya çıktı. Çiftçi ve Yönetim Kurulu Üyeleri ise adli makamlara suç duyurusunda bulunmak yerine keyfi davrandıkları, kurumun çalışanı tarafından zimmete geçirilen paranın iadesinin sağlanması için girişimde bulundukları mahkemede verdikleri ifadelerinden anlaşıldı.
Kurum çalışanın zimmet parasını geri ödemesiyle kapatılmak istenen eylem bu olayın müfettiş tarafından fark edilerek açılan kamu davası kapsamında gerek parayı zimmetine geçiren kurum çalışanı gerekse de o dönem çalışan yönetim kurulu üyelerine pahalıya patladı.
Akşehir, Yunak, Çeltik ve Tuzlukçu’lu odaya kayıtlı üyelerin ödediği aidat paralarının bir çalışan tarafından zimmetine geçirilmesini 6 yıl sonra fark eden Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO) Yöneticilerine eylemine uyan ceza, beraberinde başka soruları da gündeme getiriyor. Çünkü o kadar işsiz gencimiz dururken, akrabasını işe alan bugünün işadamı, dönemin Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO) Başkanı Hüseyin Angılcı acaba bugün için pişmanlık duyuyor mudur? O gün aldığı kararı etik bulumuyor mu? Bunun yorumunu kendi vicdanına ve kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
İşin en ilgici çekici yanı ise işe alan kendisi ama cezayı yiyense kendisinden sonraki oda başkanıdır. Sanıklar savunmalarında bu durumdan haberdar olmadıklarını ileri sürseler de bu olay Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO) yönetiminin kurumu nasıl yönettiklerinin de çok açık bir kanıtıdır.
Şimdi sormazlar mı bu eski yönetimlere; yılsonu hesapları ile banka dekontlarını nasıl inceliyor ve de denetliyorsunuz diye? Üyelerinizin karlarından artırmak suretiyle verdikleri aidatları yönetimin nasıl kullandığı ortaya çıkınca bugünden sonra odaya kayıtlı üyelerin aidatlarını geciktirmeleri halinde bugünkü yönetim nasıl bir tavır sergileyecektir?
Durum bu kadarla da kalsa da iyi! Mart 2018’de yapılan oda seçimleri sonrasında Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO) Yönetim Kurulu Başkanvekilliğine getirilen Ender Kalkan’ın da ağır ceza mahkeme heyetince cezaya çarptırılması ayrı bir tartışmayı beraberinde getirdi. Her ne kadar başkan vekilinin cezası askıda olsa da bu suça yönelik ceza unsurlarının oluştuğu da gün gibi ortaya çıkmıştır. Bugünkü ATSO Yönetiminde aynı görevde bulunması, etiklik ve denetim sorumluluğu yönünden bir yana şeffaflık açısından da vicdanları rahatsız etmektedir. Başta Kalkan olmak üzere, ATSO Başkan ve yönetim kurulu üyeleri bu cezadan rahatsızlık duymuyorlarsa, bugün için diyecek bir sözümüz olmaz ama yarınların ne getireceği de bilinmez!..
Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO)’nın davanın son aşamasına kadar katılma yönünde bir iradesinin olmadığı mahkeme zabıtlarından anlaşılmaktadır. Kurumun yöneticilerinin bu davaya katılma yönündeki iradelerinin olmamasını anlamak çokta zor değil hani. Nasıl ki bir önceki yönetim 2014 Yerel Seçimlerini düşünerek bu olayı kapatma yoluna gitmişse, bugünkü yönetim de halen Akşehir Ticaret ve Sanayi Odası (AKTSO) Başkan Yardımcılığı görevinde bulunan arkadaşlarını koruma yoluna gitmeyi tercih etmiş olmalı ki, davaya müdahil olmamış veya olmak istememiş! Bu tavırları başkan ve diğer yönetim kurulu üyelerinin kurumun yönetiminde ne kadar şeffaf olduklarının açık bir göstergesidir.
Uyarılmadık demeyin! Ortada ETİK olmayan bir durum var, herkes üzerine düşen görevi oda seçimleri öncesinde taahhüt ettikleri şeffaf yönetim anlayışı içinde yerine getirmelidir!
Akşehir Ağır Ceza Mahkemesinde sonuçlanan davada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair sanıklara verilen karar, Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi’ne bazı sanıkların itirazı nedeni ile gönderilmişse de yapılan itiraz reddedilmiştir. Böylece tüm sanıklar hakkında verilen kararlar kesinleşmiştir.
Pervasız kesinleşen bu mahkeme kararını haber yaparken, ilk görevleri kamuoyunu bilgilendirmek olan diğer gazeteler tarafından neden görmezden gelindiğinin takdirini de siz değerli okuyucularımıza bırakıyoruz.