PERVASIZ GAZETESİ BİR OKULDUR

1945’de biten İkinci Dünya Savaşı sonrası bütün dünyada haber alma ve haber verme merakı hat safhaya ulaşmıştı. İşte bu etki altında kalan Akşehir’de çeşitli gazeteler yayın yapmaya başlamıştı. Bunlardan biri de 19 Mayıs 1953’de kurulan Pervasız Gazetesidir.

Pervasız kurulmadan 25 yıl önce 1 Kasım 1928 tarihinde Türkiye yeni Türk Harflerini kabul etmişti. Bütün Türkiye’de okuma yazma oranını artırmak için başta “Millet Mektepleri” olmak üzere seferberlik ilan edilmişti. Ne yazık ki Akşehir’in pek çok eski okur-yazarları I. Dünya Savaşı’nda ve Kurtuluş Savaşı’nda şehit olmuştu. Akşehirliler okuma-yazma seferberliğine gönüllü katılmışlar ve eğitim seviyelerini yükseltmişlerdir.

Pervasız kurulmadan 23 yıl önce 1 Eylül 1930’da AKŞEHİR ORTAOKULU öğretime başlamıştı. Bu okulda Türkiye çapında önemli yer tutan Rıfkı Melûl Meriç gibi öğretmenler görev yapmıştı. Bu okuldan Tarık Buğra gibi büyük yazarlar çıkmıştı.

Pervasız piyasaya çıkmadan 7 yıl önce Akşehir Sanat Okulu kurulmuştu. Okuyup yazan ve teknolojiyi bilen ustalar yetiştirmeyi amaç edinmişti. Hemen bir yıl sonra Akşehir’de ilk defa 1932-1938 yılları arasında Akşehir Belediye Başkanlığı yapan Agah Yalçın, "Akşehir" adlı gazetesini çıkarmıştır. İşte bu gazete Akşehir’de eli kalem tutan, makale, şiir, hikâye yazan herkesi harekete geçirmişti. Özellikle Köy Enstitülerinde okuyup öğretmen çıkan gençler adını duyurmak için gazetede yazmaya başlamışlardı. Mevlüt Kaplan, Ahmet Can, Kemal Eke, Ahmet Dener gibi pek çok yazar şiirleriyle, makale ve hikayeleri ile bu gazetede yer almıştı. Yine bu yıllarda Tarık Buğra ve arkadaşları tarafından “Nasreddin Hoca” gazetesi kurulmuştu. Tarık Buğra’nın ilk hikayelerini yayınladığı bu gazete pek çok Akşehirliye yazma ve okuma imkânı sağlamıştı.

71 yıl önce 19 Mayıs 1953’de Ahmet Şener tarafından kurulan “Pervasız” gazetesi işte böyle bir ortamda doğdu. Daha lisenin bile olmadığı Akşehir’de herkesin okuması için günlük gazete çıkarmak bir cesaret işiydi. O zamana kadar çıkan gazeteler hep kısa ömürlü oluyordu. Bu durumda Pervasız kendi okurunu ve kendi yazarını yetiştirmek zorundaydı. Bunun için Akşehir Ortaokulu’nu hedef seçmişti. Bu okulda gazete sahibi Ahmet Şener’in kardeşi Nazmi Şener, Türkçe öğretmeni idi. Nazmi Şener edebiyat kurallarına hâkim iyi yazabilen bir öğretmendi. Gazeteye her konuda yazılar yazmaya başladı. Bunun yanı sıra Nazmi Şener Ortaokuldaki öğrencilerini güzel yazıya, edebiyat yönlendirdi. Böylece Ahmet Öylek, Çiğdem Çimili, Ayla Görgün, Akan Cumbul, Hüseyin Yenim, Ali Galip Gündoğar, Füsun Bulut, Ali Kırca, Kadir Manga, Mehlika Eğin, Cengiz Dolu, Emel Erkut, Saygın Debeleç gibi pek çok öğrenci ortaokuldayken kendisini Pervasız gazetesi okulunda yetiştirmişlerdi.

Pervasız gazetesi Akşehir’in çıkarlarını savunan bir gazetedir. Akşehir’i ve Akşehirlileri dikkate almayan hiçbir görüşe hoş bakmamıştır. Çıktığı 71 yıl boyunca zaman zaman siyasal akımlara kapılmışsa da halkı eğitmekten vazgeçmemiştir. Mesela Tariman Cenikoğlu Yazı İşleri Müdürlüğü döneminde Pervasız daha çok Milliyetçi ve Türkçü akım etkisinde kalırken, Tevfik Ulema’nın Akşehir Müftüsü olduğu dönemlerde dini ve ahlaki yazılara daha çok yer vermiştir.

Pervasız gazetesinin yayın politikasında sahibi rahmetli Ahmet Şener’in sarsılmaz bir etkisi vardı. Savunduğu ilkelerden asla taviz vermezdi. Örneğin Akşehir’e Lise kurulması, Akşehir’in il olması gibi. Bunun yanı sıra halkın haber alma özgürlüğünü kullanması ve toplumun aydınlatılması hedeflerinden biri idi. Pervasız’ın özellikle iç sayfaları yayın ilkelerine ters olmayan her türlü makale, şiir, hikaye v.b yazılar yazan herkese açıktı. Akşehir’de eli kalem tutan, yazma cesareti olan herkes karaladıklarını Pervasız’a götürürler. Okul olan Pervasız’da yazıları gözden geçirilir. Hatalar düzeltilir. Pervasız’da yayınlanan yazılar her zaman yazan kişiyi mutlu eder. Pervasız gazetesinde insanın adını görmesi yazana sevinç verir. Ben bu sevinci ve mutluluğu 35 senedir yaşıyorum.

1990 yılının karlı bir gününde ilk yazımı çevre konusunda yazmıştım. Rahmetli Nihat Ak amca bana “Teknik ve Pratik” adlı bir köşe yapmıştı. Uzun zaman bu köşede arabalar ve trafik hakkında özellikle de trafik kazaları ile ilgili makaleler yazdım. Bu arada küçük ilginç olayları anlattığım yazılarımı “Sinyal” köşesinde senelerce yayınladım.  “Tarih Sayfalarında Akşehir” köşesinde Akşehir tarihini anlattığım yazılarımda önce adımı kullanmadım. Sonra gururla adımı kullanmaya devam ettim.

Pervasız okulunda okuyan ve yazan iyi öğrencilerden biriyim. Benim gibi pek çok Akşehirli bu okulda okudu ve okumaya devam ediyor.  

{ "vars": { "account": "G-5Z2CE4T8R8" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }