Başlıca nedenleri; solunum yoluyla toz ve kimyasal maddelere maruz kalınan meslek gruplarında çalışıyor olmak, bebeklik döneminde ağır solunum yolu hastalıkları geçirmiş olmak, alerjen ve sigara dumanına maruz kalmak, annenin gebeyken sigara içmesi şeklinde sıralanan astımın, kronik bir hava yolu enflamasyonu olarak tanımlanabilecek bir solunum yolu hastalığı olduğu belirtilen açıklamada, hastalığın belirtileri ve tedavisine ilişkin şu bilgilere yer verildi:
“Astımın başlıca belirtileri arasında hırıltılı solunum gelir. Astım hastalarında zaman zaman nefes alamama durumu da ortaya çıkabilir. Göğüste sıkışma, öksürük, sık nefes alma gibi belirtiler görülür. Bu belirtiler her zaman olmayabileceği gibi astım atağı denen nöbetlerde sıklaşabilir ya da belirtilerin yoğunluğu artabilir. Bu ataklar geçicidir ve uygun tedavi ile kontrol altında tutulabilir.
Astım belirtileri, solunum yolu ile vücuda giren alerjenler, duman, soğuk hava ya da egzersizle tetiklenir. Hastaların birçoğunda belirtiler ve ataklar kontrol altına alınabilmektedir. Her yaştan ve toplumun her kesiminden kişileri etkileyebilir. Çoğunlukla çocuklukta gelişen bir durum olsa da zaman zaman yetişkinlikte de ortaya çıkabilir. Bahsi geçen belirtilere başka hastalıklar da sebep olabilir. Fakat bu belirtiler sürekli olarak devam ediyorsa, şiddeti ve zamanı değişiklik gösteriyorsa, geceleri kötüleşiyorsa ve belirli tetikleyicilere maruz kaldıktan sonra güçleniyorsa astım söz konusu olur.
Çocukluk döneminde astıma benzer belirtiler görüldüğünde doktora başvurulması gereklidir. Böylece erken teşhis ile çocuğun astım atakları kontrol altına alınabilir ve daha ciddi komplikasyonların gelişmesinin önüne geçilebilir. Ayrıca, pek çok solunum yolu hastalığının semptomları (belirtileri) birbirine benzediğinden, diğer ihtimallerin elenmesi açısından da bir uzmana başvurmak önemlidir.
Astım Tanısı Nasıl Konur?
Astım tanısı çoğunlukla genel bir muayene sonucu, diğer ihtimallerin elenmesi ve bir seri solunum testi ile konur. Astım teşhisi için bir göğüs hastalıkları uzmanına başvurmak gerekir. Uzman; hastanın belirtilerinin neler olduğuna, ne zaman ve hangi sıklıklarda ortaya çıktığına, belirtileri tetikleyici bir unsur olup olmadığına dair sorular sorar ve hastanın başka bir alerjik durumunun olup olmadığını kontrol eder.
Hastanın hastalık geçmişi dinlendikten sonra bazı solunum testleri yapılır. Bunların başında solunumda nitrik oksit düzeyi ölçümü (FeNO) gelir. Bu test ile akciğerlerde enflamasyon olup olmadığına bakılır. Sonrasında hastaya solunum fonksiyonu testi (spirometri) uygulanır. Bu testler hastanın ne kadar nefes aldığına, belli bir zaman diliminde nefesin ne kadarını dışarı verebildiğine ve akciğerlerde ne kadar hava tutabildiğine dair ölçümler yapar. Astım tanısında ve izlenmesinde kullanılan diğer bir test zirve akım hızı (Zirve Ekspiratuar Akım Hızı-PEF) testidir. Maksimum eforla nefes verme hızını ölçen bu test, hava yollarındaki tıkanıklıklara dair bilgi verir. Bu testin baz değerler oluşturmak ve zaman içindeki değişimleri görmek için birkaç defa tekrarlanması istenebilir.
Özellikle çocuklarda astımın tanı ve takibi için önemli bir araçtır. Bazı durumlarda astım alerjiler tarafından da tetiklenebildiğinden, çeşitli alerji testlerinin de yapılması gerekebilir. Böyle durumlarda çocuklara gerekli testler yapılır ve geçici olarak inhaler olarak bilinen nefes açıcılar reçete edilir.
Astımın Tedavisi Nedir?
Astımın kesin bir tedavisi bulunmamakta ancak hastalık, çeşitli yöntemlerle kontrol altına alınabilmektedir. Bunların arasında nefes açıcı olarak kullanılan inhaler cihazlar ve bazı ilaç tedavileri yer alır. Astım hastalarının tabloları kişiye özel olabildiğinden, bu kişilerin düzenli gittikleri doktorları ile beraber kendilerine uygun bir yaklaşım benimsemeleri ve astım ataklarını yönetmek için gerekli önlemleri almaları gerekir.”