Yeni bir eğitim-öğretim yılının daha başındayız. Bu dönem ne olacak? Okullar açılacak mı? Bizim gibi özel sektördeki eğitim kurumu sahiplerinin tavırları ve yöntemleri ne olacak? Öğrencilerin konularında önceki sınav gibi eksiklikler olacak mı? Sınav tarihi ne olacak? Sınav tarihi yine defalarca değişecek mi? Sınava giren öğrencilerin salgın hastalık korkuları onların sınav streslerini nasıl etkileyecek? Üniversiteler açılacak mı? Açılırsa kapanacak mı? Bunlar gibi cevabı belli olmayan birçok soru ile karşı karşıyayız. Hepimizin şu dönemde düşündüğü daha kritik bir soru daha var: Yaşayacak mıyız? Sevdiklerimiz yaşayacak mı? Bu soruların cevapları önemli fakat kesin konuşmak pek de mümkün görünmüyor.
Yeni eğitim yılımızda yaşanan yahut yaşanması muhtemel birçok soruna karşı insanlar geçmiş yıllardaki yanlışları yapmaya devam ediyor. Ebeveynler, öğrenciler, öğretmenler ve benzer konumdaki insanlar, sayısal öğrencilerinin hepsinin tıp okumasını bekliyor. Eşit ağırlık bölümü öğrencisiyse de hukuk okumalıymış. Bunlar ve benzeri dayatmalar hayatımızdaki büyük yanlışlardır. Her öğrenci tıp okuyamaz. Bir meslek grubunda bir zengin var diye bu meslek grubunun bütün çalışanları zengin olamaz. En yükseği hedeflemek doğru bir yaklaşımdır fakat mevcut düzeyi de ölçmek gerekir. Başarılı insanlar yalnızca en zengin yahut en iyi üniversitede okuyan insanlar değildir. Her meslek kendi normları dâhilinde icra edildiği sürece kutsaldır. Her çocuk da kendi seviyesine uygun başarılar elde ettikçe başarılıdır.
Başarma yolunda azim gösterenler erdemli insanlardır. Her sayısalcı, sayısalın bütün konularını çalışır fakat kendi çalışma düzeyleri kadarıyla tercih yapabilirler. Erdemli bir şekilde çalışan öğrenci, seviyesine uygun bir yeri kazanmışsa onun üstüne gidilmemeli, başarısı küçümsenmemelidir. Azmetmeyen, çalışır gibi yapıp çalışmayan çocuk başarısızdır. Bu durumlar işten çalmaktır. İşinden, çalışmasından çalmayıp yanlış yollara başvurmayan erdemli insanlarla biz geleceğimizi aydınlatacağız. Büyük Türk düşünürü Hüseyin Nihal Atsız “İstek ve inanç her güçlüğü devirir” demiştir. Kazakistanlı Türk şair Abay Kunanbayoğlu “İnsanın erdemi amacına ulaşıp ulaşmaması ile değil, amacına hangi yoldan gittiği ile ölçülür” diyor.
Sonun net olmadığı, gelecek günlerin bize ne getireceğini kestiremediğimiz dünyada ahlaksız hırsızlık mesleğinden de zengin olanlar vardır. İnsanları dolandıranlar da başarılı insanların yiyip içtiği yerlerde gezebilir, onlarla ilişki kurabilir. Fakat bu erdemsiz ahlaksız çalışanlar o adi yaşantının vermiş olduğu alçaklığı ömürleri boyunca aşamazlar. Erdemli bir şekilde çalışıp erdemli çocuklar yetiştirebileceğimiz bir eğitim-öğretim yılı olmasını diliyorum. Esen kalın.