Konuşmacılar tarafından, Akşehir Kültür Merkezinde “Her Çağın Mizah Bilgesi Nasreddin Hoca” “En Eski Kaynaklarda Nasreddin Hoca ve Nasreddin Hoca konusunda Bazı Yanlışlar” ve “Türk Kültüründe ve Halk İnançlarında Nasreddin Hoca Algısı” konulu konuşmalar gerçekleştirildi.

Nasreddin Hoca’yı anmak ve tüm dünyaya daha iyi tanıtabilmek amacıyla düzenlenen konferansa Halk Bilimci Dr. Mustafa Duman, Halk Bilimci M. Sabri Koz, Türk Halk Bilimi ve Yazar Prof. Dr. Nebi Özdemir’e, ilçe protokolü ve seyirciler katılım sağladı.

Program sonunda katılım sağlayan protokol üyeleri tarafından konuşmacılara teşekkür belgesi ve çiçek takdimi yapıldı. Günün anısına toplu fotoğraf çekimiyle konferans sona erdi

KÜLTÜRÜN ADI NASREDDİN HOCA’DIR

Konferansta açılış konuşması yapan Akşehir Belediye Başkanı Dr. A. Nuri Köksal; “Nasreddin Hocayı hoca yapan sanırım yüzlerce yıllardır ve ölmeden önce son 70 yıldır gösterdiği çaba ve etkinlikler göz önüne alındığında hiç tartışmasız Akşehir’de olmuştur tarih boyunca. çünkü Nasreddin Hoca’nın yine aynı biraz büyüğü olmakla birlikte çağdaşız diyebileceğimiz ve hemşerimiz Mevlana Celalettin Rumi’ye baktığımızda ortada müthiş bir mesnevi külliyatı var. Hangi entelektüel düzeyde olursan olun uluslararası camiada Mevlâna hazretlerine doğrudan ulaşabileceğimiz, görsel, sesli, yazılı bir külliyat, bir ritüel var. Nasreddin Hoca’mıza döndüğümüzde kendisi tarafından birazda oğlu, kızı ve kolu tarafından yazıya geçirilmiş bir eser yok. İlk fıkralar, belgeler 1400’lü yıllarda, Hoca bir inanç ekolünün temsilcisi değil ve sema, ney gibi görsel ya da işitsel bir ritüelde yok. O zaman o hâce hocamız nasıl çağlara aştı da bu günümüze geldi. Anonim halkın gündelik yaşamında yaşattığı ve kendinden sonrasını da zenginleştirerek aktardığı bir halk kültürü, bir ortak kültürün adı Nasreddin Hoca’dır.” dedi

Akşehir Belediye Başkanı Köksal; daha sonra da 740. yıldönümü olduğu için “Nasreddin Hoca torunları olarak O’nu her fırsatta anlamaya ve anlatmaya çalışıyoruz.” İfadelerini kullandı.  

NASREDDİN HOCA’DA ŞÜPHESİZ ÇOK BÜYÜK BİR İNSANDIR

Halk Bilimci Sabri Koz;  “Biz ne kadar modern düşünüyoruz. Modern dünyanın insanıyız dersek ki, bilhassa da sözlü kültürle yaşıyoruz. Bizim hayatımızda sözlü kültürün çok bir yeri vardır. Nasreddin Hoca’da şüphesiz çok büyük bir insandır. Fakat onun büyüklüğü nedir biliyor musunuz? Asıl büyüklüğü öldükten sonra hala yaşadığını belirtti. İnsanları besleyen şeyin etrafından duyduğu hikâyelerden ve bu bizlerin geleneksel kültürünü oluşturur. Nasreddin Hoca’da bu kültürün ta kendisidir.” ifadelerini kullandı. 

ÖZDEMİR; “AKŞEHİR DÜNYA MİZAH BAŞKENTİDİR!”

Her Çağın Mizah Bilgesi Nasreddin Hoca konusu üzerinde konuşma yapan Nebi Özdemir, Akşehir’in dünya mizah başkenti olduğunu ve Nasreddin Hoca’nın da mizah yoluyla ulusları, toplumları fikirleri birleştiren en büyük unsur olduğunu belirtti. Sözlerine devam eden Özdemir şunları söyledi; “Ben buraya ne zaman gelsem yeni araştırma konularıyla geri dönüyorum Akşehir bizim için çok değerli bir yer. Öncelikle bir vurgulamak isterim ki burası ‘Dünya Mizah Başkenti’ bu marka değerine sahip sanırım dünyada başka bir yer yok. Nasreddin Hoca bir tane ve onun bizlere ihtiyacı yok. Zaten 800 yıl yaşayan bir şahsiyet için başka bir şeye de ihtiyaç yok.

Yaşamın temel özünün ne oluşturuyor diye bir soru sorarsanız yaratıcı etkileşim oluşturur derim. Yaşam aslında ürün bütün ve kaynaktan oluşur. Mizah da bu yaratıcı etkileşimin en öz unsurudur. Nasreddin Hoca bu sebeple çağlar boyunca yaşamış ve yaşamaya devam ediyor. Yazılı, sözlü, elektronik çağda yaşamış, bugün sanal akıllı teknolojik hatta metaversede bile yaşıyor. Eseri ve benzeri dayanağı olmayan zirve şahsiyet söylemleriyle, fıkralarıyla, pratik zekasıyla çağları aşmış. Dediğim gibi mizah birleştirici bir unsurdur. Mesela 1996 yılında Unesco Nasreddin Hoca yılıydı. Böylece hoca, mizah dünyayı birleştirdi. Mizah her unsuru birleştirir, bütünleştirir.”

52Aa3912 E8Ca 4628 A9Ee 2Aec955C4D3F

Editör: Pervasız Web Haber