‘’Güler yüzlü insanlardan mı yoksa asık suratlı insanlardan mı hoşlanırsınız?’’ dersem, bu soruya hiç düşünmeden vereceğiniz cevabı biliyorum. “Siz konuşurken sizi dinleyen kişilerin kaşlarını çattığını,suratını astığını görürseniz ne yapmak istersiniz?” demeyelim.Çünkü vereceğiniz cevabı biliyorum.Kesinlikle lafı kısa kesip konuşmayı hemen bitirmek istersiniz ve yaşama hevesiniz kalmaz.
Bir de karşınızdaki kişi sizi güler yüz ile,araya biraz da tatlı söz ekleyerek dinlerse,o kişi hakkında ne düşünürsünüz? Tabii ki iyi şeyler düşünürsünüz ve konuşmaya renk gelir,konuştukça konuşasınız gelir.İşte güler yüzlü olmak da bunun gibi bir şey. İnsanın ömrü kısacıktır.Her insan bu kısa ömrünü en güzel şekilde geçirmek ister.Bu kısa ömrümüzü bile asık suratlı,kaşları çatık bir insan olarak geçirirsek yaşama hevesimiz kalmaz,enerjimiz düşer,moralimiz bozulur…Güler yüz insana her şeyden önce cesaret verir.Çünkü güler yüzlü insanlar her kusuru hoş görür,affedicidir.Yani yapmamız gereken tek şey gülümsemek.Bir tebessüm bile insanın gününü güzelleştirmeye yetiyor. Mutlu olmak için gülmek gerekir ama gülmek için illa mutlu olmak gerekmez.İnsanlara karşı güler yüzlü olmak insanları da mutlu eder çünkü gülmek bulaşıcıdır.
Kısacası gülmek,size ve çevrenize mutluluk getirir.Bu arada bunu okuduktan sonra gülmek isteyecek birileri vardır mutlaka.Umarım vardır ve benim bunda katkım olmuştur.Her zaman böyle gülerek dünyanın kasvetli, yorucu havasını el birliği ile dağıtmaya var mısınız?