Bağımsız Meclis Üyesi Burçak Aytaç’ın Akşehir Belediyesi Meclis Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde dile getirdiği aşağıdaki soruların cevapları, Akşehir Halkını çok yakından ilgilendirdiği gibi belediyenin açıklamasını da merakla bekliyor.
“MTA'nın 1/25000 diri fay haritasında AFYON NJ 36-5 harita bölümündeki diri fay hattı Akşehir'in hangi bölgelerinden geçmektedir?
MTA'nın yayınlamış olduğu diri fay hatları haritasından da görüldüğü üzere; Akşehir gölüne de çok yakın geçen bu diri fay hattına rağmen sıvılaşma riski çok yüksek olan alüvyon zemin yapısına sahip ve hemen dibinde halen sulu tarım uygulaması yapılan 1. derece tarım arazileri neden imara açılmıştır ve bu haritada açık bir şekilde ismi geçen mahallenin hemen dibinden diri fay hattı geçmesine rağmen halen neden bu bölgeler imara açılmaya devam etmektedir?
Bu bölgede verilen yapı ruhsatlarında bu zemine uygun temel yapıların uygulanıp sismik deprem izolasyonu uygulanıp uygulanmadığına dikkat ediliyor mu?
Akşehir Devlet Hastanesi zemininde halk arasında kara su denilen suyun çıkmasına rağmen, zeminin bariz sıvılaşmış bir zemin olduğu görüle görüle bu bölge hangi şartlarda imara açılmıştır ve hastane inşaatına hangi şartlarda yapı ruhsatı verilmiştir?
Böyle bir zemin üzerinde inşaa edilen hastanenin -1 katında defa kez logar taşması ve yağmur sonrası su baskını görülmüş olup, hastane bahçesinde sürekli çökme olmaktadır. MTA'nın diri fay hattı haritasına göre diri fay geçen şehrimizde Allah muhafaza olası bir Akşehir depreminde Akşehir Devlet Hastanesi'nin depreme dayanıklılığı ne durumdadır?
Böyle bir zeminin zemin etüdü hangi Jeoloji mühendisi tarafından yapılmış ve bu zemine ne tür bir statik proje uygulanmıştır?
İmara açık olan ve zemini alüvyon zemin yapısına sahip olan (Yarenler Mahallesini kastediyor), kısa süre öncesine kadar birinci dereceden tarım arazisi olan ve sulu tarım uygulamaları yapılmış olan ve halen civarında yapılmakta olan, zeminin sıvılaşmasına çok müsait bu bölgelere yapı ruhsatı verilirken projelerdeki zemin etüdü statik proje ilişkisine ne derece dikkat edilmekte ve hassasiyetle yaklaşılmaktadır?
Ülkemizde yaşanan ve hepimizi derinden yaralayan depremler sonrası; sorumluluğumuz dahilinde olan güzel şehrimizin Allah muhafaza olası bir depreme ne denli hazırlıklı olduğunu Aziz hemşehrilerimin bir vekili olarak öğrenmek ve halkımızı da bilinçlendirmek amacıyla 5393 sayılı Belediye Kanununun 26. maddesinin meclis üyesi olarak tarafıma vermiş olduğu yetkiye dayanarak bu yazılı soru önergesini vermiş bulunuyorum. Soru önergemin ilgili kanuna göre yazılı olarak cevaplanmasını arz ve talep ederim.”