Başkan Uzun, 30 Ekim 2024 tarihinde yayımlanan yönetmeliğin "ben yaptım oldu" mantığıyla hazırlandığını belirterek, demokratik süreçlerin yok sayıldığını ifade etti. Yönetmelikle, aile hekimlerinin performans hedeflerine dayalı olarak ücret kesintisi yapılmasının, hasta memnuniyeti üzerinden ücretlendirme gibi kriterlerle hekimlerin güvencesiz çalışmaya itildiğini dile getirdi.

Uzun, yeni yönetmeliğin, hekimleri reçete kısıtlamaları ve hasta sayısına dayalı cezalarla zor durumda bıraktığını söyledi. Özellikle ilaç reçetelerinin sınırlanması nedeniyle hekimlerin sağlıkta şiddet olaylarına daha açık hale geleceğine dikkat çekti. Yönetmelikteki kriterlerin aile hekimlerini zor durumda bırakacak ve çalışamaz hale getirecek nitelikte olduğunu vurguladı.

Yönetmeliğin, performansa dayalı ücret sistemine dayalı cezalandırma mekanizması içerdiğini belirten Uzun, bu durumun aile hekimlerini sürekli olarak belirsizliğe sürüklediğini ve iş güvencesini tehdit ettiğini ifade etti. CHP olarak bu yönetmeliğe karşı olduklarını belirten Uzun, aile hekimlerinin taleplerinin yerine getirilmesi gerektiğini savundu.

Uzun, aile hekimlerinin 5-7 Kasım tarihlerinde iş bırakma eylemi yaparak taleplerini dile getirdiğini belirterek, yönetmeliğin derhal geri çekilmesi gerektiğini söyledi. Sağlık sisteminde sorunları çözmenin ceza yöntemleriyle değil, nitelikli bir hizmet anlayışıyla mümkün olduğunu ifade eden Başkan Uzun, aile sağlığı merkezlerinin kamu tarafından desteklenmesi gerektiğini ve sağlık çalışanlarının güvenceli çalışmasının sağlanmasının önemine değindi.

Sevim Uzun, CHP olarak aile hekimlerinin yanlarında olduklarını belirterek, nitelikli sağlık hizmeti sunmak için bu yönetmeliğin geri çekilmesi gerektiğini yineledi. Halkın sağlık ve yaşam güvencesini koruyacak bir sistemi hayata geçireceklerini ifade eden Uzun, aile hekimlerinin haklarının korunması için mücadele edeceklerini vurguladı.