Kıymetli Pervasız dostları! Yeni Koronavirüs Hastalığı (COVI-19), ilk olarak Çin’in Vuhan Eyaleti’nde 2019 Aralık ayının sonlarında solunum yolu belirtileriyle (ateş, öksürük, nefes darlığı) gelişen bir grup hastada yapılan araştırmalar sonucunda 13 Ocak 2020’de tanımlanan bir virüstür. Öncelikle, salgınla mücadelede en ön safta yer alan başta sağlık çalışanlarımız olmak üzere herkese sonsuz teşekkür ederiz. Salgında hayatını kaybeden vatandaşlarımıza rahmet, hasta vatandaşlarımıza acil şifalar dileriz.
Sosyal mesafe, enfekte olmak, korona pozitif, pandemi…
Koronavirüs sadece insana mı bulaşıyor sanıyorsunuz? Epey zamandır dilimize de bulaştı. Salgın sürecinde tıp literatüründen pek çok kelime hayatımızın bir parçası oldu adeta. Yeni kelimeler ortaya çıktı, kimi kelimeler ise yeni anlamlar kazandı. Tıp Fakültesini bitirmesek de literatürden epey kelimenin anlamını öğrendik. Bazı terimler artık iyiden iyiye dilimize yerleşse de en doğrusu Türkçe karşılığını kullanmaktır. İşte salgının dile etkisi ve korona sözlüğü:
Antikor: Kişinin vücuduna giren antijene yanıt olarak bağışıklık sistemi tarafından üretilen madde. İmmünglobulin olarak da adlandırılır.
Açıklama: Antikor testi kişinin hastalığa bağışıklık durumunu saptamak için yapılır.
Antisepsi: Hastalık oluşturabilen canlı mikroorganizmaları öldürmek veya üremesini durdurmak amacıyla vücut yüzeyine kimyasal madde uygulanması. Antisepsi için kullanılan kimyasal maddelere antiseptik denir.
Asemptomatik Kişi: Belli bir hastalığa neden olan mikrobu taşıyan ancak hastalığa ait belirti göstermeyen kişi.
Bağışık: Belirli bir hastalık etkenine karşı direnç kazanmış olan; immün.
Bağışıklık: Belirli bir hastalık etkenine karşı vücudun direnci; immünite. Enfeksiyonlara karşı direnç sağlayan molekül, hücre ve dokular topluluğuna “bağışıklık sistemi” denir.
Bilgisayarlı Tomografi (BT): X ışınları aracılığıyla ve bilgisayar yardımıyla organ veya dokuların çoklu kesit görüntülerinin alınmasına dayanan radyolojik teknik. Organ veya dokunun üç boyutlu olarak incelenebilmesine olanak sağlar.
Açıklama: Toraks (göğüs) bilgisayarlı tomografisi, COVID-19’un neden olduğu akciğer hasarını tespit etmek için kullanılmaktadır.
Birincil Vaka: Bir hastalığın toplumda yayılmasına yol açan ilk vaka. İndeks vaka da denir. İlk vakaya yol açan kişiyle temas eden veya ilişkili olup hastalananlar ikincil vaka olarak adlandırılır.
Açıklama: COVID-19’da birincil vaka ülkemizde 11.03.2020 tarihinde tespit edilmiştir.
Bulaşıcı Hastalık: Bir enfeksiyon etkeninin veya onun toksik (zararlı-zehirli) ürünlerinin, bir kaynaktan duyarlı kişiye doğrudan veya dolaylı olarak geçmesiyle oluşan hastalık.
Bulaşma (Enfeksiyon): Bir enfeksiyon etkeninin bulaşma yollarından biriyle herhangi bir kişiye ulaşması.
Bulaşma Yolları: Enfeksiyon etkeninin bir kaynaktan duyarlı kişiye (konağa) bulaşma yolu.
Enfeksiyon etkeni doğrudan veya dolaylı yolla bulaşabilir. (Bkz. Doğrudan bulaşma, Dolaylı bulaşma)
CoV / Coronavirus / Koronavirüs: Tek zincirli RNA’ya sahip, zarflı, yüzeyinde protein çıkıntıları olan büyük virüs ailesi.
Açıklama: Koronavirüsler (CoV), hafif ve orta derecede şiddetli solunum yolu hastalıkların yanı sıra MERS (Orta Doğu Solunum Sendromu), SARS (Şiddetli Akut Solunum Sendromu) ve COVID-19 (Yeni Koronavirüs Hastalığı) gibi şiddetli seyreden hastalıklardan da sorumludur.
Covid-19/ Kovid-19: İlk olarak Çin’in Vuhan şehrinde 2019 yılı Aralık ayının sonlarında ortaya çıkan, bulaştığı kişilerde ateş, öksürük, nefes darlığı gibi belirtilere neden olan hastalık; Yeni Koronavirüs Hastalığı.
Açıklama: COVID-19’a neden olan virüsün adı SARS-CoV-2’dir.
Ekstübe Etmek: Solunum yetmezliği durumunda özel cihazlarla solunum desteği sağlamak için nefes borusuna takılan tüpü (yapay solunum borusunu) çıkarma işlemi. Entübasyon işlemini sonlandırma.
(Bkz. Entübe etmek, Entübasyon)
El Dezenfeksiyonu: Antiseptik özelliklere sahip madde kullanarak elleri temizleme işlemi. Bu işlemde antiseptik madde avuç içine 3 ila 5 ml arası alınır, eller 30 saniye ila 1 dakika arası süre boyunca birbirine sürtülür ve ovuşturulur.
Endemi: Bir enfeksiyon etkeninin veya hastalığın belirli bir coğrafyada veya toplulukta sürekli görülmesi durumu.
Enfeksiyon: Bir bulaşıcı hastalık etkeninin çeşitli yollardan vücuda girerek çoğalması.
Entübasyon: Solunum yetmezliği durumunda özel cihazlarla solunum desteği sağlamak için nefes borusuna tüp (yapay solunum borusu) takma işlemi.
Eradikasyon: Bir enfeksiyon etkeninin dünya genelinde kalıcı olarak sona ermesi. Eradikasyon mutlak bir durumdur; hastalığın etkeni ile birlikte yeryüzünden tamamen yok edilmesidir.
Açıklama: Tarih boyunca milyonlarca ölüme sebep olan çiçek hastalığı, aşı ve diğer mücadele yöntemleri sayesinde 1980 yılında eradike edilmiştir.
Fiziki Mesafe/ Sosyal Mesafe: Damlacık yoluyla bulaşan enfeksiyona yakalanmamak veya enfeksiyon bulaştırmamak için iki kişinin arasında bulunması gereken en az 1,5 metrelik mesafe.
Açıklama: Fiziki mesafenin amacı, enfekte kişiler ile enfekte olmayan kişiler arasındaki temas olasılığını azaltarak bulaşmayı önlemektir. Fiziki mesafeye dikkat edilmesi COVID-19’dan etkili korunma yöntemlerinden biridir. Fiziki mesafe, sosyal mesafe kavramının bir bileşeni olarak ele alınmakta, zaman zaman iki kavram eş anlamlı kullanılabilmektedir.
İmmün: Bağışık
İmmünite: Bağışıklık
İnkübasyon Süresi: Bir enfeksiyon etkeninin vücuda girişinden hastalık belirtilerinin ortaya çıkışına kadar geçen süre; kuluçka süresi.
Açıklama: COVID-19 etkeni olan SARS-CoV-2’nin kuluçka süresi mevcut verilere göre 2 ila 14 gün arasındadır.
İzolasyon: Bir hastalığın yayılmasını önlemek için hasta insanların sağlıklı insanlardan ayrı bir yerde tutulması; tecrit.
Karantina: Bulaşıcı bir hastalığın yaygın olduğu bir yer veya bölgeden gelen kişi, gemi, mal veya hayvanların geçici olarak bir yerde tutulup gözlemlenmesi biçiminde uygulanan sağlık önlemi.
Kontamine: Enfeksiyon etkeninin vücut yüzeyi, eşyalar veya su, gıda gibi maddeler üzerinde bulunması.
Açıklama: SARS-CoV-2 ile kontamine olmuş yüzeylere dokunduktan sonra elleri ağız, burun veya göze götürmek COVID-19’un bulaşma yollarından biridir. Asansör düğmeleri, kapı kolları, armatürler gibi kontamine olma ihtimali yüksek yüzeyler sık sık temizlenmelidir.
Kümelenme: Belirli bir yer ve zaman diliminde vaka sayısının beklenenden fazla olması veya vaka sayısı beklenen kadar olsa bile benzer özellikte olay veya vakanın birikmesi.
Mutasyon: Bir organizmanın veya virüsün genetik materyalinde meydana gelen kalıcı değişiklik.
Açıklama: RNA virüslerinde DNA virüslerine oranla çok daha fazla mutasyon meydana gelir. SARS-CoV-2 bir RNA virüsüdür.
Pandemi: Bir hastalığın veya enfeksiyon etkeninin ülkelerde, kıtalarda, hatta tüm dünya gibi çok geniş bir alanda yayılım göstermesi.
Açıklama: COVID-19, ülkemizde de ilk vakanın görüldüğü 11 Mart 2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi ilan edilmiştir.
PCR: Dizilimi belli olan DNA veya RNA bölümlerinin çoğaltılması; polimeraz zincir reaksiyonu.
İng. Polymerase Chain Reaction; “pi-si-ar” olarak okunur.
Açıklama: COVID-19 etkeni olan SARS-CoV-2 virüsünün varlığına yönelik yapılan PCR testleri için burnun arkasından (nazofaringeal) ve/veya boğazın arkasından (orofaringeal) alınan sürüntüler kullanılır.
Pik/Zirve/Doruk: Salgın sürecinde günlük vaka sayısının en yüksek değere ulaştığı nokta/gün. Sadece vaka sayısı için değil diğer parametreler için de kullanılabilir. (İng. Peak)
Pnömoni: Akciğer dokusunun iltihabı; zatürre.
Açıklama: Koronavirüs ailesinde yer alan virüsler, insanlarda özellikle soğuk algınlığı, pnömoni ve çeşitli solunum yolu enfeksiyonlarına neden olabilmektedir. COVID-19 pnömonisine SARS-CoV-2 neden olmaktadır.
R0 Değeri: Tek vakadan kaynaklanan yeni vakaların sayısı; hastalığın bulaşma katsayısı.
Açıklama: Bir bölgede bir hastalık için R0 değeri 3 ise bir kişi hastalığı 3 kişiye bulaştırıyor demektir.
Risk Faktörü: Bir hastalığa yakalanma olasılığını artıran tüm durumlar.
Açıklama: İleri yaş, sigara kullanımı, kronik hastalık varlığı COVID-19’un belirlenen risk faktörleri arasındadır.
Saha İncelemesi/Filyasyon: Bulaşıcı bir hastalık varlığında, hastalığı taşıyan kişinin temas ettiği herkesin o hastalık açısından taranması.
Semptom: Vücuttaki olağan dışı bir hâl veya hastalığı yansıtan, hasta için belirgin olan durum; belirti.
Açıklama: COVID-19’un yaygın semptomları yüksek ateş, öksürük ve nefes darlığıdır. Vakalarda baş ağrısı, boğaz ağrısı, burun akıntısı, kas ve eklem ağrıları, halsizlik, koku ve tat alma duyusu kaybı, ishal de görülebilmektedir. Bazı hastalarda hiç semptom görülmez.
Süper Bulaştırıcı/Süper Yayıcı/Süper Taşıyıcı: Bir bulaşıcı hastalık etkenini duyarlı kişilere beklenenden çok daha fazla bulaştıran enfekte kişi.
Açıklama: COVID-19 salgınında tüm dünyada süper bulaştırıcılar tek başlarına onlarca duyarlı kişiye virüs bulaştırarak salgının yayılımını hızlandırmışlardır.
Temaslı Kişi: Enfekte hayvan, çevre veya insanla o enfeksiyona yakalanma olasılığına yol açacak ilişki kurmuş kişi.
Açıklama: Damlacık yoluyla bulaşan COVID-19 açısından, duyarlı kişiler enfekte kişilerle aynı ortamda maskesiz olarak 15 dakika bir arada bulunduğunda yakın temaslı olmaktadırlar.
Vaka Fatalite Hızı: Belirli bir dönemde belirli bir hastalığa yakalananların ölüm oranı.
Açıklama: Vaka fatalite hızı, salgınlarda alınacak önlemlerin kapsamını, taramaların etkinliğini ve tedavinin faydalarını ölçmede kullanılmaktadır.
Ventilasyon: Solunum işleminin ventilatör cihazına bağlı olarak sağlanması. (Bkz. Ventilatör)
Açıklama: Ventilasyonda temel amaç, oksijence zengin havanın akciğerlere verilmesi ve yüksek oranda karbondioksit içeren solunum havasının dışarı atılmasıdır.
Virulans: Bir enfeksiyon etkeninin oluşturduğu hastalığın derecesi.
Açıklama: Çiçek, kuduz ve tüberküloz etkenlerinin virülansı yüksektir, bu nedenle şiddetli hastalık tablolarına sebep olurlar. Su çiçeği etkeninin virülansı düşüktür, daha hafif hastalık tablolarına sebep olur.
Virüs: Bir genetik materyali bulunan; hücre zarı, çekirdek, sitoplazma ve organelleri olmayan; yalnızca konak hücre içinde çoğalabilen, bazıları insanda hastalık yapan varlık.
Zoonoz: Hayvanlardan insanlara veya insanlardan hayvanlara doğal koşullar altında bulaşabilen hastalık.
Açıklama: Virüs kaynaklı zoonozlar, insanlara direkt (ısırma, kontakt, solunum vb.) veya vektörler (sivrisinek, kene vb.) aracılığıyla bulaşır. Kuduz, domuz gribi ve COVID-19 zoonotik hastalıklara örnek olarak verilebilir.
Kaynak: https://covid19.saglik.gov.tr/TR-66394/covid-19-sozlugu.html